LGS SONRASI DÖNÜŞ YAZISI !!!-Fatma Zührenaz

Herkese merhabaaa! Nasılsınız? Umarım iyisinizdir, çoook uzun zaman oldu yazmayalı. Sınava odaklandığım için pek yazamamıştım. Buraları çok özlemişim. Artık daha fazla yazacağım. Bu yazımda LGS bittikten sonra neler değişti, nasıl hissediyorum? Bunlardan bahsedeceğim. Öncelikle omuzlarımdan koca bir yük kalktığını söylemem lazım. Bir senedir hayatımı LGS’ye göre yaşıyordum, planlarımı ona göre şekillendiriyordum. Bir sürü sınava girdim, bir sürü test kitabı bitirdim, normal hayatımda da stresli bir insan olduğum için maalesef ki sınav stresini epey yakından yaşadım. Sınav bittiğinde buna inanamadım çünkü zaman gerçekten çok çabuk geçmişti ve artık kurtulmuştum. Sınav stresini atlattım ama sanırım tamamen rahatladığım an tercihler bittiğinde ve hatta hangi okula yerleştiğimi öğrendiğimde olacak. Bu süreçte yanımda olan aileme ve öğretmenlerime çok teşekkür ederim.

Sınava hazırlanırken yapmak istediğim çok şey vardı, bunları hep sınavdan sonraya ertelemiştim. Şimdi yapmak istediğim şeyleri sırayla yapıyorum. Hem mental hem fiziksel olarak dinleneceğim ve güzel anılar biriktireceğim bir tatil başladı benim için.  Bu sebepten ötürü çok mutluyum ve heyecanlıyım. Umarım herkes şahane bir yaz tatili geçirir. Kendinize iyi bakın! Mutlulukla ve sağlıkla kalın. Görüşmek üzereee.

 

202Ø1️-Fatma Zührenaz

Herkese merhabaaa! Nasılsınız bakalım? Uzun zamandır yazamıyordum. Anca fırsat bulabildim. Şimdi yeni yıldaki ilk yazımla karşınızdayım.

Dün rehberlik dersinde öğretmenimiz sordu:”2020 yılı hepimiz için zor bir seneydi. Peki hiç mi iyi bir şey olmadı? Hiç mi bir şey katmadı hayatınıza?”diye. Biraz düşündüm. Evet gerçekten kötü şeyler yaşamıştık fakat iyi şeyler de olmuştu. Mesela ben evde kaldığımız sürede okuyamadığım kitapları okudum, izlemek istediğim dizi ve filmleri izledim, spor yaptım,yeni tarifler denedim,ailemle vakit geçirdim, bir sürü yavru kedimiz oldu ve gerçekten benim için çok değerli yeni arkadaşlar edindim. Sağlığın ve sevdiklerimin kıymetini daha iyi anladım.

Umarım 2021 yılı hepimiz için güzel bir yıl olur. Beraberinde sağlık,mutluluk,huzur,başarı ve barış getirir.

Peki 2020 size neler kattı ve 2021’den beklentileriniz neler? Yorumlarınızı bekliyorum! HERKESE MUTLU YILLAR!🥳💗

ÖĞRETMENİM! -Fatma Zührenaz

Herkese selam. Nasılsınız bakalım? Nasıl gidiyor hayat? Ben iyiyim. Online eğitime alışmaya çalışıyorum. Program yaptım, derslere katılıyorum vs. Bugünün anlam ve önemini hepimiz biliyoruz sanırım. “Öğretmenler Günü”. Yazıma Başöğretmen Ulu Önder Atatürk ile başlamak ve bu yazıyı hayatıma, hayatlarımıza dokunan tüm öğretmenlere ithaf etmek istiyorum.

Bu yazıyı yazarken kullandığım harfler, aldığımız laik eğitim, güzel sanatlar okulları, Türkçe’nin varlığını korumayı amaçlayan kurum Türk Dil Kurumu;tarihimizi, geçmişimizi öğrenmemize katkı sağlayan, Türkler hakkındaki olumsuz iddialara ve kullanılan “barbar” sözüne karşın durumun böyle olmadığını, Türklerin geçmişten günümüze medeniyetlere sağladığı katkıları anlatan Türk Tarih Kurumu; okul sıralarında kızlı erkekli eğitim görebilme hakkımız ve daha niceleri. Peki tüm bunları kime borçluyuz? Tabii ki eğitim, kültür, sanat ve daha birçok alanda kendilerini geliştiren, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine çıkaracak nesiller yetiştirmek isteyen ve bu yola ömrünü adamış Başöğretmen Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz. Bizler de Türkiye Cumhuriyeti’nin neferleri olarak Atatürkümüz’ün izinden gitmeliyiz. Çok çalışarak vatanımıza, milletimize hayırlı insanlar olma yolunda çabalamalıyız.

Temelde toplumdaki her insanın ailesinden sonra ilk eğitimini aldığı kişiler öğretmenlerdir.Kişi bütün öğrenim hayatı boyunca da öğretmenlerin kendisine kazandırdıklarıyla hayata hazırlanır ve onların öğrettikleri bilgi ve becerilerle insanlığa, topluma faydalı olacak birikimleri edinir. Toplumun hangi kanadından olursa olsun, kökeni ne olursa olsun her insanın hayatına dokunan en azından bir öğretmeni vardır.

Başta Başöğretmen Atatürk olmak üzere hayatıma, hayatlarımıza dokunan ve yolumuza ışık tutan tüm öğretmenlerimizin ve bana blogunda yazma fırsatı veren ayrıca hazırladığı içeriklerle öğrencilere büyük destek olan Fulya Öğretmenimizin de Öğretmenler Gününü kutluyorum. İyi ki varsınız öğretmenlerimiz!

 

 

TÜRKÇEM BENİM SES BAYRAĞIM! -Fatma Zührenaz

Herkese merhabaaa. Nasılsınız bakalım? Ben iyiyim. Sadece bu aralar dersler biraz fazla yoğun o kadar. Bugün sizlere doğru Türkçe kullanımından ve TDK’nin bazı yabancı kelimelere bulduğu ilginç Türkçe karşılıklardan bahsedeceğim.

Dil bir ulusun özgürlüğüdür. Yani Türkçe de bizim özgürlüğümüz. Öyleyse dilimizi düzgün kullanmamız gerekir değil mi?

Özellikle son yıllarda dilimize giren yabancı sözcüklerin fazla kullanılması, mesajlaşırken kelimelerin kısaltılması Türkçemizin körelmesine yol açmaktadır. Bu nedenle Türk Dil kurumu bazı yabancı sözcüklerin yerine kullanılabilecek sözcükler geliştirmiştir. Ben bu sözcükleri incelerken epey şaşırdım çünkü gerçekten ilginç kelimeler ile karşılaştım. İşte bunlardan bazıları:

Fabl/Öykünce

Klasör/Sıralaç

Navigasyon/Yolbul

Tabildot/Seçmesiz yemek

Atmosfer/Havayuvarı

Buldozer/Yoldüzler

Seminer/Topluçalışım

Vatilatör/Yelveren,Estireç

Pastoral/Çobanlama

Badminton/Tüy top

Petrol/Yer yağı

Billboard/Duyurumlar

Voleybol/ Uçan top

Otobüs/ Çok Oturgaçlı Götürgeç

Yukarıda yazdığım sözcükler benim en çok ilgimi çekenlerdi. Elbette yabancı sözcüklerin dilimizden tam olarak çıkması pek mümkün değil ancak herkes Türkçeyi elinden geldiğince düzgün kullanmaya çalışırsa bence yol yakınken bir şeyler yapabiliriz. Kendinize iyi bakın!

BUGÜN BAYRAMIMIZ VAR! -Fatma Zührenaz

Herkese selam! Nasılsınız bakalım? Ben çok sevinçliyim çünkü bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı. Bu nedenle bu yazımda cumhuriyet ve özgürlük hakkında konuşacağım. En son ise yazmış olduğum şiiri sizlerle paylaşacağım.

Kanla, terle, yoklukla kazanılan bir bağımsızlık mücadelesi… Bağımsızlığı uğruna her şeyini feda etmiş bir millet… Tam bağımsız bir Türkiye için her şeyi göze almış mavi gözlü bir deha, ATATÜRK..

Yıl 1918. düşman Anadolu topraklarını kendi arasında paylaşmış. Elinde kalan her şeyi yitirmiş bir millet kalmış geriye. Her şeyini yitirmiş ama umudunu yitirmemiş bir millet. Türk milleti vatanı için savaşmaya hazırdı. Sadece bir ışık bekliyorlardı. Onlara liderlik edecek, güneş gibi doğacak bir ışık. Bu güneş 19 Mayıs 1919’da doğuyor Samsun’da. Tüm Anadolu’nun içini ısıtıyor. Kazmayla, kürekle, dişiyle, tırnağıyla… Bir çift mavi gözün ışığında, Anadolu’nun her yerinde tek bir ses yankılanıyor:”YA İSTİKLAL YA ÖLÜM!”

Özgürlük uğruna kanlarını düşünmeden döken gencecik askerler, oğullarını bekleyen içleri kan ağlayan analar, askerlere kıyafet dikmekten elleri nasır olmuş, cepheden cepheye koşan kadınlar, babasız kalmış binlerce yavru… Tüm Anadolu insanı tek yürek olmuş, bağımsızlıklarına kavuşacakları günü bekliyor.

Yıl 1923 Ekimin 29’u. Türk milletinin uğruna canını verdiği bağımsızlığa kavuştukları gün. Ulu Önderimiz

Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük eseri Cumhuriyet’i bizlere armağan ettiği gün bugün!

Atatürkümüz, atalarımız ne zorluklarla kazanmışlar bu mücadeleyi değil mi? Bizler özgürce yaşayalım, başka ülkelerin sömürgesi altına girmeyelim diye her şeylerini feda etmişler. Dişleriyle, tırnaklarıyla kazıya kazıya kazanmışlar özgürlüğümüzü.

Cumhuriyeti bizlere emanet eden Atatürk: “Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu ila ve idame edecek sizsiniz.” demişti. Öyleyse içimizdeki ışık ve inançla daima çalışacağız ve yüreklerimiz hep vatan ve millet sevgisi ile dolu olacak…

 BAYRAMIMIZ VAR

29 Ekim bugün,

Cumhuriyet günü

Atatürk’ün eseri,

 Hepimize emaneti.

 

Elimizde bayraklar,

Dilimizde şarkılar,

Gözümüzde ışıklar,

Özümüzde Türklük var.

 

Sevincimiz dört bir yanda,

Bütün millet ayakta,

Bugün bayramımız var.

 

Kadın erkek eşit,

Düşmanlara yok geçit.

Vatan bizim evimiz,

Hiç bitmez sevgimiz.

 

Cumhuriyet Bayramı,

Özgürlüğün kanıtı.

Teşekkürler Atamız.

Sana minnettarız!

 

Ben bir Türk genciyim,

Atatürk’ün izindeyim.

Vatanımı çok severim.

Gerekirse canımı veririm!

 

Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve aziz  şehitlerimizi saygı  ve minnetle anıyorum… Atamızın aydınlattığı yolda, gururla daha nice Cumhuriyetli senelere… Başta Ulu önder Atatürk ve şehitlerimiz olmak üzere hepimizin Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun!!!

 

 

 

 

 

NASIL MOTİVE OLUNUR?- Fatma Zührenaz

Herkesee selammm. İkinci yazımla sizlerleyim. Nasılsınız bakalım? Ben çok mutlu ve heyecanlıyım! Artık her hafta sizlerle olacağım. Bu yazımda sizlere motivasyon kaynaklarımdan bahsedeceğim. Kendimi zorda hissettiğimde, derslerden çok bunaldığımda neler yaptığımı, kendimi nasıl motive ettiğimi anlatacağım.
Sizin de bildiğiniz gibi bu sene sınav senem yani bence insan en çok böyle bir zamanda motivasyona ihtiyaç duyuyor. Peki ben neler yapıyorum? Artık anlatmaya başlayayım.
Lgs maratonunu koşarken elbette yorulduğum zamanlar oluyor. Tam çalışmayı bırakıp dizi, film izlemeye başlayacağım zaman hedefimi düşünüyorum. Kendimi istediğim okulda hayal ediyorum. Hatta baktıkça daha çok çalışasım gelsin diye hedefimi bir kağıda yazıp odamın duvarına astım. Baktıkça çalışmak için çok iyi bir nedenim olduğunu ve kesinlikle buna değeceğini düşünüyorum. Yani hedefim en büyük motive kaynağım.

İkinci olarak ise çalışmalarımı parçalıyorum . Evet doğru duydunuz. Çalışmalarımı parçalıyorum. Yapmam gereken şeyleri küçük küçük parçalara ayırıyorum bu parçaları teker teker yapıyorum. Yapabildiğimi gördükçe yapabileceğimi anlıyorum. Yapabileceğimi anladıkça yapıyorum. Gerçekten çok işe yarıyor.
Son olarak kendimi ödüllendiriyorum. Eğer gerçekten dinlenmeye ihtiyacım olduğunu hissediyorsam bir nefes alıyorum. O an için yapmak istediğim bir şeyi yaparak kendimi ödüllendiriyorum ve dinleniyorum. Sonra çalışmaya kaldığım yerden sakin bir kafayla başlıyorum. Hem sevdiğim bir aktiviteyi yaptığım için mutlu oluyorum hem de küçük bir mola güzelce çalışmama yardımcı oluyor. İşte ben motivasyonumu böyle sağlıyorum.

Bu yazım burada son buluyor. Umarım sizlere yardımcı olabilmişimdir. Sorularınız varsa ya da kendi motive kaynaklarınızdan bahsetmek isterseniz yorumlara yazabilirsiniz. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere kendinize iyi bakınn!

YENİ YAZAR: 8. SINIF ÖĞRENCİSİ FATMA ZÜHRENAZ ÜÇER

Herkese merhabaaa. Ben Fatma Zührenaz Üçer 8. sınıf öğrencisiyim. İzmir’de yaşıyorum. 2021 LGS tayfadanım. İlk açıldığından beri  Fulya Hocanın blogunu takip ediyordum ve ben de blog yazarlarından biri olmak istiyordum. Dileklerim kabul oldu. Ben de artık bir blog yazarıyım.

Kendimden biraz daha bahsetmek istiyorum. En sevdiğim ders matematik. Hedefim Ankara  Fen Lisesi. Bir sonraki hedefim ise tıp fakültesini kazanmak, bitirmek ve jinekolog olmak.

Kitap okumayı, müzik dinlemeyi, şiir yazmayı ve dizi izlemeyi çok seviyorum. En çok etkisinde kaldığım kitap Kürk Mantolu Madonna. En sevdiğim şiir Tahir ile Zühre. Şiir zaten çok güzel fakat ismimin içinde geçmesi de bu şiiri sevmemin nedenlerinden. Komedi dizilerini izlemeyi seviyorum. En sevdiğim müzik türü ise rock müzik.

Bu ilk yazımda sizlere kendimden bahsetmek istedim. Umarım yazdığımı ve yazacaklarımı beğenirsiniz. Kendinize iyi bakın…

Ders Çalışma Motivasyonu-Eylül Deniz

Selam

 

Ben geldim

 

Nasıl gidiyor okullarınız bakalım?

Umarım herkesin dersleri ve canlı dersleri güzel gidiyordur, bugün konuşacağımız konu ders çalışma motivasyonu.

İlk bahsetmek istediğim konu, derslerimiz internet üzerinden ilerliyor.Bu yüzden biz de bu düzene ayak uyduruyoruz. Eğer derseniz online olduğu için çalışamıyorsanız veya odaklanamıyorsanız YouTube üzerinden bloggerların online ders videolarını izleyin, bazı ders blogları gerçekten çok düzenli bir şekilde oluyor ve sizi motive edebiliyor. Size önerebileceğim bir YouTube kanalı var Buket Sena. Buket Sena’nın kanalında ” #HDG”  adlı videolar var. “HDG” Hayat düzenleme Günlükleri demek ve hayatınızı düzenlemek için sadece bir yol gösteriyor. Ben bilindik bir kişiyi söyledim ama böyle videolar çeken bir sürü youtuber ve bloggerlar var, kendiniz araştırarak bulabilirsiniz.

İkinci maddemiz ders çalışmak için ortamınızı yaratın. Örneğin; odanız çok mu dağınık? toplayın. Masanız mı kirli? temizleyin. Yazabilmek için güzel kalemlerimiz mi yok? alın. Kendinizi ders çalışmaya motive etmeniz gerekli çünkü bu iş gerçekten çok zor ilerliyor.

Bütün ortamınızı ders çalışmaya uygun yaptıktan sonra, size verebileceğim küçük tiyolar da var. Ders çalışırken telefonunuzu kapalı tutun. Kapalı tutmak istemiyorsanız, ailenize iletişim halinde bulunmanız gerekiyorsa;sessize alın. Kısaca telefonunuza dikkatiniz vermeyin. Eğer canlı dersleriniz veya online dersinize telefonunuz üzerinden katılmıyorsanız, telefonunuz ile az ilgilenmenizi öneririm. Bilgisayar ve laptop üzerinden yapıyorsanız, başka şeylerle ilgilenmeyin sadece Eba ve eğitim uygulamalarınızı açın. Arkadan müzik dinlemek güzel olabilir ama bence sessiz enstrümantal veya lo-fi şarkılarını deneyebilirsiniz. Odaklanmak için ideal.

Güzel bir şekilde ders çalıştınız ve dersin bitiminde mutlaka yapmanızı önerebileceğim bazı şeyler var. Ders zamanı boyunca ekrana baktık ve gözlerimiz yorduk. Size garip garip gelebilir ama göz maskesi yapmayı deneyebilirsiniz. İnternette aratarak sıcak  poşet çay maskesine bakabilirsiniz. Bunu uyumadan 15-20 dakika öncesinden yapar ve yatarsanız zinde bir şekilde uyanırsınız. Çay maskeleri aynı zamanda da çok doğal.

Meditasyon yapmayı deneyebilirsiniz. İnsanlar meditasyon deyince buna önyargı ile yaklaşıyorlar ve dalga geçtikleri bir konu haline geliyor. Fakat meditasyon yapmak çok rahatlatıcı bir şey. Bir kere meditasyon yapmayı deneseniz hiç vazgeçemeyeceğinizden eminim. Meditasyon yaparken içimizdeki bütün kötülüklerden arınmaya çalışırız sadece pozitif şeyler düşünüp, iyi şeyler düşünüp zihnimizi zinde tutmaya çalışırız. Bu da sizi iyi bir yere getirebilir.

Spor yapabilirsiniz. Günlük 15-20 dakikalık egzersizler size yardımcı olacaktır. Yine YouTube üzerinde bulabileceğiniz güzel egzersiz programları mevcut.  Yaşınıza uygun olan egzersiz programını seçip, günlük 15-20 dakika arasında egzersiz yapmanızı öneririm. Günlük 1 saate yakın spor yapıyorum ve arada yürüyüşe çıkıyorum.

Çok çok önemli olan bir konu ise sağlıklı ve dengeli beslenme. Şimdi size “çikolata yemeyin, cips yemeyin” tarzında şeyler söylemeyeceğim, çünkü ben de bu tarz şeyleri yemeyi çok severim. Ama ne yazık ki vücudumuz Böyle şeyleri sevmiyor. Çikolata cildinizde sivilce tarzında şeyler yapabilir. Çok fazla cips yemek, vücudumuzda yağlanma yapabilir. Tabii ki arada sırada yiyebilirsiniz ama benim gibi bütün gün boyunca yemeyin. Mutlaka dengeli ve sağlıklı beslenmeye özen gösterin.

Sırada kitaplar var; kitaplar hakkında zaten başlı başına bir blog yazım var, onu okuyabilirsiniz. Sadece düzenli olarak kitap okumak size iyi gelecektir ve soruları daha hızlı okumanıza yardımcı olacaktır.

Bu söylediklerimi deneyin; kendiniz bu şekilde ders çalışmaya motive edebilir, ders çalıştıktan sonra da kendinizi rahat hissedebilirsiniz.

Bugün 20 Eylül 2020, yarın 21 Eylül. 1. sınıflar için okul açılıyor, bizim için de online eğitim başlıyor. Evet aslında bizim derslerimizde önceden başlamıştı fakat bu dersler 9. Sınıf dersler olacak.

 

Umarım hepiniz hepiniz hepiniz güzel bir eğitim öğretim senesi geçirirsiniz…

Herkes için bu tavsiyelerim iyidir bence.

Zorunda kalmadıkça dışarı çıkmayın ve dışarı çıkarsanız maske takın; hepinize musmutlu bir eğitim öğretim yılı  diliyorum…

Hoşça kalııın….

 

Eylül Deniz YILDIZ